Futbolun geleceği

Onur Işık

Bugün medyaya yansıyan habere göre İspanya’da Arda Turan’ın kulübü Atletico Madrid’in başkanı Enrique Cerezo ve kulüp CEO’su Miguel Ángel Gil, kulübün hisselerinin yüzde 20’lik kısmını satmak üzere Çin’in başkenti Pekin’e gitti.

Cerezo’nun Pekin’de Çin’in en zengin iş adamlarından olan Wang Jianlin ile görüşeceği ve 40 milyon Euroluk bir bedel karşılığı Atletico Madrid’in yüzde 20’lık hissesini satacağı belirtildi. Gelen haberlere göre Çinli milyarder, kulübün kalan hisselerini de almaya kararlı.

Söz konusu satış haberi bize gösteriyor ki futbolun geleceği adına ciddi çanlar çalıyor. Burada Atletico Madrid örneği bize çok önemli bilgiler veriyor. Bugün Atletico Madrid İspanya’nın son şampiyonu. Ayrıca Şampiyonlar Ligi finalisti ve de Süper Kupa sahibi. Yani Avrupa’nın en başarılı kulüpleri arasında belki de ilk sırada. Basit bir hesapla kasasına bu sene en çok para giren kulüplerin başında geliyor. Yani Atletico, bir kulübün elde edebileceği hemen her başarıyı elde etmiş olmasına rağmen kulübün zengin bir şirkete satılmasına engel olamıyor. Futbolun geldiği noktada maliyetlerin gelirleri karşılama oranlarında şiddetli bir düşüş olduğundan bahsetmiştik ve bu gelir-gider dengesizliği ile futbolun bu şekilde devam edemeyeceğini belirttik.

Dikkat: Geldiğimiz noktada futbol kendi kendisini döndürebilecek ekonomi düzenini kaybetmiştir.

Şiddetle eleştirdiğim “Spor” olma vasfının kaybolup, gelir gider farkının aşırı boyutlara vardığı bir yapıda sözüm ona “ticarileşen” bir yapıda futbol, daha fazla devam edemeyecektir.  Önümüzdeki süreçte bu tür satışların artacağını, futbolun “birileri istemese de” rasyonel kararlarla yönetilme yolunda gerçek manâda “şirketlerin” tahakkümüne gireceğini düşünüyorum.

Atletico örneği, ne ilk, ne de son olacaktır. Üstelik çok yakında ülkemizde de böyle satışlarla karşılaşırsak, hiç kimse bir kaşık suda fırtınalar koparmaya kalkmasın. Özellikle de belirli elit zümreler. Sürekli erteledikleri konuların bir gün kapılarını çalmayacağını ummak akılsızlık olur. Çünkü gerçeklerin er geç ortaya çıkmak gibi önemli bir özelliği vardır.