Kuddusi Okkır |
“Fethullah Gülen Hocaefendi”, öldü zannıyla çöpe attığı bir böceğin ölmemiş olabileceği aklına gelince namazı bozup böceğin hayatta olup olmadığını kontrol etmiş… Tutukluyken hayatını kaybeden Kuddusi Okkır’ın ve onurlarına yediremedikleri için canlarına kıyan zanlıların, bir böcek kadar değeri yok muydu? Her fırsatta Gülen’i referans gösterenler, onda var olduğunu iddia ettikleri bu “merhamet” duygusunu böyle mi hayata geçiriyorlardı?
Sürur Öztürk
Prof. Dr. Osman Özsoy |
Prof. Özsoy, özetle, Fethullah Gülen’in Pensilvanya’da
ikindi namazını kıldırırken ilk rekâtta selâm verip namazdan çıktığını; koridora
doğru ilerleyerek, namazdan önce ölü olduğu zannıyla çöp sepetine attığı bir
böceğin gerçekten ölü olup olmadığını kontrol ettiğini; öldüğüne kanaat
getirdikten sonra da geri döndüğünü, bu tavrının sebebi sorulduğunda da “Her
canlının bir yaşam hakkı bulunduğunu, buna engel olmanın ahirette bir hesabı
olduğunun altını çizdiğini” anlatıyor.
Prof. Özsoy’un yazısında naklettiği bu hikâyeyi okuyunca, Ümraniye
Soruşturması kapsamında İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz’ün talimatıyla
gözaltına alınan Kuddusi Okkır’ın, tutukluluğu esnasında sağlığının bozulup
öldüğünü hatırladım.
Sabriye ve Kuddusi Okkır |
“Sağlam bir şekilde benden aldıkları eşimin şimdi ben
cenazesini alıyorum.”
Kuddusi Okkır, suçlu muydu? Bunu hâlâ bilmiyoruz; çünkü Okkır,
öldüğünde zanlı durumundaydı ve Ümraniye soruşturması iddianamesi henüz
tamamlanmadığından dolayı, tam olarak neyle suçlandığını kendisi de bilmiyordu.
Farz edelim ki suçluydu; cezaevinde olduğu süre içerisinde
onun can güvenliği devlete emanet değil miydi? Adalet, ne demekti?
Ergenekon soruşturmaları süresince, kendilerine isnad edilen
suçlamaları onuruna yediremeyip intihar edenlerden ve şüpheli bir şekilde ölen
12 kişiden söz etmeyeceğim…
“Fethullah Gülen Hocaefendi”, öldü zannıyla çöpe attığı bir
böceğin ölmemiş olabileceği aklına gelince namazı bozup böceğin hayatta olup
olmadığını kontrol etmiş… Tutukluyken hayatını kaybeden Kuddusi Okkır’ın ve onurlarına
yediremedikleri için canlarına kıyanların, bir böcek kadar değeri yok muydu?
Her fırsatta Gülen’i referans gösterenler, onda var olduğunu iddia ettikleri bu “merhamet” duygusunu böyle
mi hayata geçiriyorlardı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder